KÖYÜMÜZÜN GENEL BİLGİLERİ
İLİ : MALATYA
İLÇESİ : HEKİMHAN
NAHİYESİ : HASANÇELEBİ
KONUMU:
Köylü köyü tahmini 1700 metre rakımdadır (Deniz seviyesinden yüksekliği). Malatya-Sivas yolu üzerinde Kuruçay Vadisi’nin bir kolu olan Büyük Dere kenarında ve Yama Dağı’nın eteklerinde Hasançelebi nahiyesinin 3 km. Kuzeyinde kurulmuştur.
Köylü Köyünün Yakındaki Komşu Yerleşimler:
21.3° 2.1 nm Büyükkonak
122.8° 1.8 nm Başkınık
180.0° 2.0 nm Hasançelebi
302.8° 1.8 nm Kobal
TARİHÇESİ :
Köyün tarihçesi ile ilgili Sadık BUDAKOĞLU'nun Köyün tarihçesine ilişkin yazısı,
Şakir DOĞAN'ın derlemesi ile Abbas ve Müslüm BUDAK’ (BAŞARANOĞLU)ın oluşturduğu
Hoçular, Veysel BUDAK’ın oluşturduğu Değirmenciler ve Can ATEŞ'in
oluşturduğu Tatarlar'a yönelik soyağacı bilgileri ilgili sayfadadır. Konu
hakkında başka bilgi sahibi olan var ise bize iletirlerse gelecek kuşaklara
anlamlı bir kültürel miras devretmiş olacağız.
Sadık BUDAKOĞLU nun yazısı:
Köyümüzün okulu 1938 yılında açıldı. Okula maarif (eğitim) vekaletinin kurs ile yetiştirdiği eğitmenlerden Ömer ŞALVAN'ı tayin ettiler(atadılar). Fiziksel olarak okul binası olmadığı için köydeki komşulardan birinin odasında eğitime başladık. 1939 yılında bizler ikinci sınıfta okurken eğitmen (öğretmen sözcüğü kullanılmamış.!) köyün kuruluşu hakkında bir tahrir yazmamız için ödev verdi.
Köyümüz kalabalık bir nüfusa sahip olmasına rağmen okuma-yazma bilenlerin sayısı ancak 2 idi. Bunlar da Malik ve Veli hoca idiler ve Arapça biliyorlardı. Her iki kişininde bilgili olması ile birlikte Malik hocanın tarih konusunda daha iyi olduğu söylenirdi. Dolayısıyla bende köyün tarihi konusunda bilgi almak için Malik hocaya gittim. Malik hoca'nın köyde öyle bir görüntüsü (havası) vardı ki biz çocuklar ona yaklaşma cesareti bile gösteremiyorduk Nasıl oldu bilinmez ama, Malik hoca bizi kapıda görünce gelin bakalım çocuklar demesi ile konu hakkında bilgi almaya başladık.
Malik hocanın bana anlattığına göre; Köyün adının köylüköyü olmasının nedeninin başka başka köylerden gelenlerin yerleşmesi ile oluşan bir köy olması imiş. Adına Köylüköyü denilmiş ve öylede kalmış. Köye ilk gelenler Malatya'nın Doğanşehir ilçesinin Polatdere köyünden üç kardeş (bir söylentiye göre ayrılmak zorunda kalmışlar) Arapkir ilçesine bağlı Çavuş(Kariyesi) köyüne gelip yerleşmişler. Çavuş köyünde de tutunamayınca şimdiki köyümüzün Karapınar bölgesine (mevkisine) yerleşmişler.
Türkmenler o dönemlerde de hep baskı altında olduğundan sık sık yer değiştirip göçebe yaşam sürerlermiş. dolayısıyla bu üç kardeşten ikisi tekrar Çavuş köyüne geri dönmüşler.Çavuş köyündeki kardeşten birisi tekrar oradan ayrılıp Arapkir in Sinekli köyüne göç etmiş. Sülbu devam etmediği için kökü geçmiş.(yani çocuğu olmadığı için soy devam etmemiş). Bu bilgiyi Malatya hapishanesinde görevli iken Sinekli Köyünden Seyit Hüseyin den öğrendim.
O dönemlerde soyadı Kanunu olmadığı için kişiler lakaplarla (yada şöhretlerle) çağrılırmış. Çavuş köyünde kalan kişinin soyu Külpeşler olarak anılmaktadır. Bu bilgileri bu soyun torunlarından Bektaş (Coklam) dan doğru olduğu bilgisini aldım.
Köyümüzde yerleşip kalan Hoçu: Okuma yazmayı iyi bilmesi, bilgili, sofrası açık, cömert, iyilik seven, güvenilir bir kişi olduğu için koç gibi, koçu baba, hoca olarak anıldığından, lakap ve şöhret hanesine Hoçu olarak geçmiş ve kütüğe de öyle işlenmiştir.
Hoçu nun 5 tane oğlu olduğunu ve bir kuşak sonradan başlayarak, şu adları vermiştir.
1- Hoçu kahya
2- Budak kahya
3- Ali kahya
4- Seydi kahya
5- .......hatırlayamıyorum.
Budak kahya nın 2 çocuğu İsmail ve Hoçu. Hoçunun 4 çocuğu: (Abidin, İnsaf, Güllü, Döndü)
İsmail in iki çocuğu Hasan Hüseyin ve Süleyman olmuştur.
Süleyman ın Haydar ve Seydi adında çocukları olmuştur.
Hasan Hüseyin in Meryem, Ali, Hüseyin, Elif, Mahmut, Fatma adında 6 çocuğu olmuştur.
Meryem den İnsaf, Leyli, Musa, Hüseyin ve Ali
Ali den Abbas, Fatma, Müslüm
Hüseyin den Altın, Hüseyin, Sadık, Zeynep, Hacı Ali, Sultan, Mustafa, Veysel
Elif den Hasan, Behzat, Zeynep, Ahmet Çoban
Mahmut tan Dürdane, İsmail, Meryem, Özer
Fatma nın çocuğu olmamıştır.
Tatarlar Tokat tan,
Rahmanlar: Tatarlar dan ayrılan bir kol
Emolar yine Rahmanlar gibi Tatarlardan ayrılma bir kol
Değirmenciler Üğürcük ten
Esenler Akçadağ ın Esenli köyünden gelmişlerdir.
Köylüköyüne gelip yerleşmelerinde Koçu baba(yada Hoçu baba) yardımcı olmuş, onlara arazi vermiştir.
Hücüler: Bir tarihçinin araştırmasında bir kolu Kayserinin Karaözü nahiyesinde yaşayan Kücüler in bir soyunun Hasançelebi civarına yerleştiği yazılmakla birlikte Esenlerden ayrılan bir kol olduğu da söylenmektedir.
Osmanlı döneminde vergi olarak ,aşer vergisi toplanırmış. Köyde devlet adına güvenilir kişi olduğu için bu görev Hoçu ya teslim edilirmiş. Böylece Hoçu aynı zamanda Bölükeminliği de yapmış. Aşer in güvenilir kişiler de toplayan kişilere Bölükemin denmesi farklı ifade ederek Bölükbaşı olarak adlandırıldığını düşünüyorum.
Çünkü; Malik hoca bana böyle bir kişiden bana söz etmedi. Meydan Laorous ansiklopedisine baktığımızda Memlüklerden Bölükbaşı Kara Ahmet Adında birinin adı geçer fakat bu kişi Arap asılıdır.
Vilayet : Harput
Mutasarıflık : Malatya Vilayetten küçük kazadan büyük
Sancak: Bucak (han) Hekimhan : Arapkire bağlı
Kariye : Köy: Köylü Köyü
Şakir DOĞAN'ın yaptığı derleme :
Köyümüze ilişkin ilk kayıtlı belgelere “Kanuni Devri Malatya Tahrir Defteri (1560)’de” rastlıyoruz. Doç. Dr. Rafet YİNANÇ ve Yrd. Doç. Dr. Mesut ELİBÜYÜK’ün derlediği bu eserin (Gazi Üniversitesi Yayın No.31-Ankara 1983) 230. sayfasında köyümüzle ilgili bilgiler şöyle verilmektedir, Köylü, 1560 tarihinde Karahisar nahiyesine bağlı 14 erkek nüfuslu, 10 haneli bir köy olarak kayıtlıdır. Çift arazi sayısı 2, toprağı işleyen (yarım çiftten az) 1, kendi adına toprağı olmayan, vergi vermeyen 5, iş ve kazanç sahibi olma yaşına gelmiş erkek 4’dür. Bundan öncesi için bir şey söylemek mümkün değildir. Selçuklular döneminde Türklerin eline geçmiş daha sonra Yavuz Sultan Süleyman döneminde Osmanlıların hakimiyetine geçmiştir.
Çok eski bir yerleşim yeri olan köyümüzde oturanlar zamanla göç etmiş yerlerini başka kavim ve kabileler almıştır. Şimdi oturanlardan önce köyde Şahnalılar’ın oturduğu söylenir. Bugünkü köy sakinlerinin dedeleri tahmini 1800 yıllarında muhtelif yerlerden kavimler halinde gelerek köye yerleşmişlerdir.
Şöyle ki;
Tatarlar ve Emöğler; Tokat’tan (Soyağacı için bilgi bekliyoruz. !)
Hoçular ; Akçadağ’ın Kürecik nahiyesinden Hasimoğullar önce Mevzirme’ye oradan da Köylü Köyü’ne gelmişlerdir. (Soyağacı eksik bilgilerini bekliyoruz. !)
Değirmenciler ; Baltacıbaşı’nın Üğürcük Köyü'nden. Soyağacı eksik bilgilerini bekliyoruz. !)
Hücüler ve Esenler ; Akçadağ’ın Eserler Köyü’nden. (Soyağacı için bilgi bekliyoruz. !)
Tatlılar ve Ganiler; Urumovalılar’dan gelmişlerdir.(Soyağacı için bilgi bekliyoruz. !)
TARİHİ YERLERİ:
Köyümüzün yerleşim durumu oldukça eskiye dayanmaktadır. Günümüze kadar intikal etmiş olan kalıntılar şunlardır; Kale, İn, Kırk Mezar (Kızlar Mezarlığı), Kızılcamağra, Karınkaya, Deper, Dikilitaş, Çamkoyak.
NÜFUSU:
Köyümüz halkı (erkekler) 160 yılına kadar yazın Adana, Ceyhan ve Osmaniye’ye gider, çalışır, tekrar sonbaharda köye dönerlerdi. Türkiye’nin genel yapısına bizim köyün insanları da ayak uydurmuş yurtdışına işçi sevkiyatları ile birlikte bir çoğu kentlere göç etmişlerdir. Bunlarda 200 hane ile Ankara ilk sırayı almaktadır. Ceyhan, Adana ve İstanbul gibi kentlerde köylülerimiz bulunmaktadır.
1970 genel nüfus sayımına göre köyde 965 kişi 161 hane mevcuttu.
(Kaynakça: Kültür Bakanlığı Cumhuriyetin 50. yılında Malatya 1973 yıllığı. 1989)
1980 nüfus sayımına göre köyümüzün nüfusu 796 dır.
(Kaynakça: Ahmet Şentürk, Malatya Aksa yayınları No: 4-1985 S. 59)
EKONOMİK DURUMU:
Son yıllarda başta kayısı olmak üzere meyvecilik alanında büyük gelişmeler olmuştur. Kavak ağacı eski değerini korumaktadır. Ayrıca hayvancılık önemli bir yer tutmaktadır. Arazinin geniş ve meraların otlu olması koyun ve sığır yetiştirilmesine elverişlidir. Çok az da olsa arıcılık da yapılmaktadır.
YEMEKLERİ:
Tarhana, kömbe, ayranlı köfte (yoğurtlu sulu köfte), içli köfte (dolma köfte), borani, aş (pilav), pancar kavurması, ovamaç, kaygana, mıhlama, sınır, düğün çorbası, sütlü çorba (bulgurdan), tort kavurma, göbelekli (mantar) tirit, soğanlama, haşıl, keşkah (keşgek), guymak ve un helvası, hoşaf, çirleme, kavurma, dövme, otlu çorba (kuzukulak ve yemlikten), çetirim çıynak, çiğdirim ve kıvılcım.
DÜĞÜNLERDE OYNANAN OYUNLARI: Tanzara, Temirağa, Lorkey, Dazikey, Dikoyun, Halay, Sinsin, Tura ve Cirit.
KÖYÜMÜZE BAĞLI DİĞER YERLER
SEYDİMEHMET:
Köylü Köyü’ne bağlı mezradır. Adını Seydimehmet adlı kişiden almış olmalıdır. anlatılanlara göre kuruluş öyküsü şöyle; Çobanyusuf’ta yaşarken çevre köyler halkınca rahatsız edilen halk, ağılları bulunan şimdiki Seydimehmet’e yerleşirler.İbiş Seydimehmet’te kalıyor, Çırak’ın Aloğlu Hasançelebi’ye göçüyor. Böylece Seydimehmet oluşuyor.
Çobanyusuf 1740’larda Alacahan ağasının ocaklığı olduğunu biliyoruz. Seydimehmetliler bir süre burada yaşamışlardır. 1560’ta Seydimehmet yoktu. Tekne Pınar adlı mezra Seydimehmet’e çok yakın bir yerdeydi. Seydimehmetliler Rışvan konfederasyonundan olduklarını söylüyorlar. Eğer Rışvan iddası doğruysa, 1650’lerde Hasançelebi Derbendi’ne iskanlar yapılması sırasında bölgeye gelmiş olmalılardır. Rışvanlar 1830 yılından itibaren Sivas Eyaleti’nin kasaba ve köylerine yerleştiler. Bu nedenle ikinci bir olasılık da Seydimehmet halkının bu tarihlerde bu bölgeye yerleşmiş olmasıdır.
DEPER:
Köyün adı günümüze yer adı olarak ulaşmıştır. 1560 yılında Deper Köyü, Karahisar nahiyesine bağlı 9 haneli, 14 neferanlı (vergi veren) bir yerleşimdi. Köyde 1,5 çift, 4 adet yarım çiftten az arazi vardı. Mücerred sayısı 5, evli ve topraksız olanların sayısı 2 idi. Köy için biçilen yıllık koyun keçi sayısı 100’dü. Köy vergileri timara ait değil, doğrudan padişah payıydı.Köy arazisi Tuli sülalesinden Seydi Ahmet oğulları Seydi Ömer ve Şah Ali’nin malikanesiydi. Deper köyü Celali Kaosu’nda dağıldı. Köylü Köyü’ndeki yer adlarından Emir Hacı, Matıd, Giremiş, Kırk Mezar Deperliler’den kalmıştır.
(Kaynak: Hasançelebi ve Çevresi Tarihi, Hamza AKSÜT, Mayıs 1998)
Bilimsel olarak bir net araştırma yapılmadığından için elimizde kimler ve hangi tarihlerde yaşamışlar bilinmemektedir.
Köyün merkezi ve çevresinde bulunan köyler ve mezralardaki kabile ve sülaleleri araştırıp derneğimiz kayıtlarında ve
Web sitemizde yayınlamak istiyoruz.
Bu kapsamda elinde bilgi ve belgesi olan bizlerle paylaşır ise seviniriz ve derleyip hep birlikte gelecek kuşaklara
aktarmış oluruz.